“Projelerimizle Yalova’da işsiz kadın kalmayacak”
Sanayiye bakış açımızı örneklendirmem gerekirse; önceki dönem başkanlığımda, sanayi bakanımızı Yalova’da ağırladık ve Yalova için önemli olan çiçekçiliği, mevcut çiçekçilerimizle birlikte Çiçekçilik OSB olarak sanayileştirme kararı aldık. Bugün Hollanda, İtalya gibi bizden çok küçük olan ülkeler çiçekçilikte çok ciddi gelir elde ediyor, üstelik çevre ile tamamen dost. Bu sebeple temellerini attığımız projemizin maalesef bugün hala kamulaştırma çalışmaları devam ediyor, faaliyete geçemedi. Yine 2000’li yılların başında Gaziantep ve Kahramanmaraş’ın 100 işletme kapasiteli tekstil ve konfeksiyon sanayi sitesi taleplerini Yalova’da değerlendirmek üzere harekete geçtik, devlet desteği ile inşaatı bitirdik. Faaliyete geçtiği anda özellikle kadınlarımızın ve birçok Yalovalının, mesleki eğitimlerle de desteklenmiş olarak, iş ve gelir kapısı olacak, adeta işsiz kadın bırakmayacak olan projemiz, her şeyi ile tamamlanmış olmasına rağmen, bizden sonra hala faaliyete geçemedi.
“Yalova adeta çölde bir vaha gibi”
Yalova, İstanbul, Kocaeli, Bursa gibi büyük ve sanayi şehirlerinin arasında kalmış, yüzde 60’ı orman olan adeta çölde bir vaha gibi duran şehrimiz. Dolayısıyla burada sanayi, eğitim, turizm, tarım ne yapsak, hem az alanımız var hem de bu doğaya zarar vermeden dikkatli olmamız gereken bir durum var. Bizim projelerimizdeki yat sanayi, çiçekçilik OSB ve tekstil konfeksiyon sanayi sitesi tamamen çevre ile dost, bacasız sanayi girişimleri idi.
Avrasya ve İMES OSB karma OSB olur ve deri vb. gibi sanayiler gelirse, bu kabul edilemez. Şu an gelişmiş hiçbir ülkede bu zehir salan ve çevreyi kirleten deri sanayileri yok. Bu konuda duruşumuz bellidir. Çevreye duyarlı olmak zorundayız. Adapazarı örneğinde olduğu gibi verimli ova ve arazileri heba etmememiz lazım. Yer seçimini sanayiciye bırakırsak, o doğrudan kâr odaklı düşüneceği için şehir için yanlış yer kullanımları olabilir. Yer seçimleri ve sanayi çeşidi mutlaka Yalova tarafından belirlenmeli. İşlerin işleyişini ve şehirlerin kaderini kapitalist sisteme bırakamayız.
Tarım Bakanlığımızın başladığı, bizim de desteklediğimiz kivi çalışmaları zamanında tuttu. Şimdilerde Kocadere için çalışılıyor, orada da kivi teşviki var. Yine tarımla ilişkilendirilebilecek bir konu, Yalova’mızda çift kabuklu yumuşakça (midye, istiridye) üretim tesisi kurulması. Bu sayede, bırakın kirliliği aksine, denizlerimizde temizlik olacak. Çift kabukluların tonlarca suyu arıttığı, temizlediği bilinmekte, bu sayede kıyılarımız ve denizimiz uzun vadede daha temiz olacak.
“Deprem travmaları hâlâ atlatılamadı, önlem almak şart”
1999 depremi zamanında devletimiz, Japonya’da dahi yapılamayan yardım ve destekleri verdi ama ondan sonra yapılması gerekenler vardı, deprem kuşağındayız, dolayısıyla gerekli önlemleri almak zorundayız, her şeyi eksiksiz yaptık diyemeyiz. Hâlâ çok eksiğimiz var. Yalova’da şu an 40 – 50 seneyi aşmış binalar var ve bunlar deprem yaşadı. Bu konuda acilen hareket etmek şart. Geçtiğimiz sene İstanbul’da davranış bilimleri enstitüsü çalışması ile Yalova’yı da ben organize ederek bir çalışma yaptık. Depremin travmaları üzerine ve 20 sene geçmesine rağmen depremin travmalarının hâlâ atlatılamadığını gördük.
“Seçimlerden sonra siyasi kimliklerden kurtulmak gerek”
Biz partici, siyasetçi değil, ülkücüyüz, seçim gecesi particilik biter ve millete hizmet başlar. Siyasetçi yarınki seçimi düşünür, ülkücü yarın ki nesli, geleceği düşünür. Birlik ve beraberlikle her şey çözülür.
“1. Sınıf tarım arazilerinin amacı dışında kullanılmaması gerekli”
Millet Bahçeleri ülkemiz için çok önemli. Yurt dışında da bunun çok örneği var. Biz geç bile kaldık. Yer olarak da en uygun orası uygun görülmüş. Daha önceki çalışmalarımızda, TİGEM’e OSB kurmama sebebimiz 1. Sınıf tarım arazilerinin amacı dışında kullanılmaması idi. Buna dikkat edilmeli. Dolayısıyla eğer Millet Bahçesinin yeri de 1. Sınıf tarım arazisi ise; orayı da koruyarak yapılanma olmalı, korunamayacaksa da başka yer bulunması düşünülebilir tabi.
“İskandinav ülkeleri denizden bile enerji üretirken, burada kömür çıkarmak gereksiz”
Avrupa termik santralden tamamen vazgeçti, ısıtmada doğal gaza geçildi, günümüzde yenilenebilir enerjiler ve daha verimli birçok enerji üretmek mümkünken, verimsiz bir kömür ocağı işletmek üstelik Yalova merkezde bunu yapmak son derece gereksiz. İskandinav ülkeleri ve Amerika’da denizden dahi enerji üretiliyor. Bunlara bakmak lazım.
“Ülkemiz pandemi konusunda çok başarılı…”
Amerika’nın dahi başaramadığı mücadeleyi biz başardık. 140 ülkeye destek verdik. Yurt dışında mahsur kalan birçok vatandaşımızı hatta farklı ülke vatandaşlarını kurtardık. Bunlar ülkemiz için büyük bir prestij oldu. Yalova sağlık bakanlığı açıklamalarına göre de en başarılı illerden. Ekonomik olarak zorlanmamız, gayet doğal sonuçta Almanya, Amerika gibi ülkelerde bile bugün esnaf ve kobiler çok zor durumda. Bizim en büyük şansımız, dünyada hiçbir ülkede olmayan yardımlaşma ve dayanışma kültürü. Bu sebeple bu ekonomik zorlukları belki de en az hisseden ülkeyiz. Hatırlarsınız 2000’lerdeki krizde, Brezilya da bizimle eş zamanlı olarak krizde idi. Biz krizi daha az hissedip, yaraları hızla sararken, Brezilya’da yağmalar ve büyük olaylar oldu. Bunun en büyük sebeplerinden birisi de bizdeki yardımlaşma kültürüdür.
Pandemide beklenen 2. Dalga için de en büyük önlem hijyen, maske ve sosyal mesafe olacaktır. Onun dışında Yalova olarak bugün çok iyi durumdayız, tedbiri bırakmadığımız sürece her şey yolunda gidecektir.
“Yalova’da esnafımız için güç birliği kuracağız”
Ekonomik toparlama için odalar da çok önemli. Halkı sadece bankaların insafına bırakmamak gerek. Halk da arasında ekonomik olarak birlikte hareket edebilir. Yaşadığım ve gördüğüm örnekler var, kooperatif benzeri bir araya gelen esnaf, sosyal ve ticari yapılanma ile doğru yönetimlerle birbirine destek olabilir. Biz bunları Yalova’da da yapabiliriz, güç birliği kurabiliriz ve küçük esnafın daha rahat kalkınmasını, ayakta kalmasını sağlayabiliriz. Örneğini 2000’lerde Fevziye merkezli olarak köylerde süt kooperatifi kurarak yaptık geçmişte.
Yalova’da hatta ülkemizde ara eleman sorunu da çok büyük. Eğitim sistemimize el atmamız şart. Tersane, sanayi gibi kuruluşlarda çalışacak eleman bulunamıyor. Bundan dolayı, tersane de, kurulan ve kurulacak sanayiler de Yalova’dan eleman bulamıyor, bu da Yalova’daki işsizliğe katkı sağlamıyor.
“Kuvay-ı Milliye’nin ilk başladığı yerlerdendir Yalova”
Ben bir İstiklal Gazisi torunuyum. Yalova’mızın tarihi olarak nasıl kurtulduğunu birinci ağızlardan duyarak büyüdüm. Yaşanan zulümleri, savaşları, katliamları biliyorum. Kuvay-ı Milliye’nin ilk başladığı yerlerdendir Yalova, İstanbul İngiliz işgalindeyken cephaneliklerden kurtarılan silahlar Karamürsel üzerinden Yalova’ya getirilir ve Yalova’da mücadele böylece güçlenerek devam eder.
Demokrasilerde siyasi partiler birer araçtır. Seçim akşamı herkesin rozetini çıkartıp, hizmet için bir araya gelmesi gerekir. Yalova’daki bu siyasi kavga ve mesafeli durma meselesini çözeceğim. Ülkücü dünya görüşümüze göre biz Osmanlı ile Cumhuriyet arasında bir köprüyüz. Atatürk’ün Osmanlı İmparatorluğu’na sahip çıkarak kalan borçları üstlenmesi bakış açısı ile geçmişi de unutmadan, Türk, Kürt, Alevi, Sünni, Başörtülü, Başörtüsüz, Osmanlı, Cumhuriyet gibi ayrımlar asla yapmadan birlik beraberlik içinde, birbirimize sarılarak durmamız lazım.
“İki şey sizin tekelinizde değildir; İslamiyet ve Milliyetçilik”
Ülkücü, vatanı ve milletini seven, onun için çalışan gerekirse de canını veren kişi demektir. Rahmetli Alparslan Türkeş’in bizlere bir vasiyeti vardır; “İki şey sizin değildir. Birincisi İslamiyet. Çünkü Allah İslamiyet’i tüm insanlara göndermiştir ve hiçbir partinin çatısı altına giremeyecek kadar yücedir. Bundan dolayı siyasi olarak asla kullanmayın. İkincisi; milliyetçilik, vatanseverliktir. Her partide vatanını seven, milliyetçi insanlar vardır. Onları bulun ve dost olun.” Bizim bakış açımız budur. Bunu tüm gençliğe ve ülkeye doğru bir şekilde anlatmaya çalışıyoruz. Bundan dolayı bizim asla mevki makam hırslarımız olmamıştır.
Biz Yalova’mızın istikbali için birlik ve beraberlik içinde hizmet etmek için çalışacağız. Ayrılıkta azap, birlikte güç vardır. Bundan dolayı tüm siyasi partilerle birlikte Yalova’mız için beraber hareket ederek çalışacağız. Demokrasi atmosferi Yalova’da örnek olarak yaşanacak.