Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

VAH DEMOKRASİ VAH

Yazının Giriş Tarihi: 09.04.2024 19:27
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.04.2024 19:27

Dostlar akşamları bazı televizyonların haber sonunda vatandaşlarımıza güncel olaylarla ilgili sorular sorulan bölümler var. Haber ve yorum seyredenler görmüşlerdir mutlaka. Bakanlarımızın adlarını soruyorlar. Devlet adamlarımızın, Cumhurbaşkanlarımızın adlarını soruyorlar. Kıbrıs Adasının nerede olduğunu sordular. Orada ilginç bir cevap vardı. Kendisinin orada askerlik yaptığını söyleyen bir vatandaşımız Kıbrıs Adasının güney Doğuda ve Sicilya’nın oralarda olduğunu ifade etti. Geçenler de Japonya depreminden sonra,Tusunami oldu ardından da Nükleer Santral ve ölümler ile ilgili haberler yapıldı.Dünya bu konuları gece gündüz tartışır konuşur oldu.Aynı televizyon kanalı da insanlarımıza Japonya dünyanın neresindedir,Tusunami nedir,Nükleer sızıntının ne olduğu soruldu.Cevapları duymanızı isterdim.Cevap verenlerin kimler olduğunu görmenizi isterdim.Her birimiz bu ülkede demokrasi adına oy veriyoruz.Yöneticilerimizi seçmede iradelerimizi kullanıyoruz.Hiç mi merak edip etrafımızda neler olduğunu görmüyoruz.Bakıyoruz da neden göremiyoruz. Ülkesiyle, çevresiyle, dünya ülkeleriyle ilgili hiçbir bilgisi olmayan insan. Bunlar ekranlarda görünenler. Ya görünmeyenler. Sadaka kültürüne alıştırılmış olanlar.

Armut dibine düşer diye düşünmeyeniz. Baş yöneticimiz Libya’ya NATO’nun müdahalesine karşı çıktığını 28.02.2001 tarihinde söyledikten sonra,21.03.2011 tarihinde de NATO’nun Libya’ya insanlık adına mutlaka müdahale etmesi gerektiğini söylemesi. Eğer diyorsanız yöneticilerimizin halk adamı olsun doğrudur. Ne dediğini bilmesi gerekir diye bende eklerim. Devletimizi yönetecekler de hiçbir şart aramam ben diyorsanız o konu başka. Hiç bir diyeceğim yoktur. Halk konulardan habersiz, yöneticilerimiz de aynı oranda habersiz ve ilgisiz olabilir. Hiç bir diyeceğim yok. Çünkü halk adamı.

Anadolu da senelerdir var olan FEODAL yapının neden değişmediğini, değiştirilmediğini ve hatta en ufak bir adım dahi atılmadığını anlar gibi oluyorum. Okumamış, eğitim almamış insanların yönetilmesi çok kolaydır. Verirsin bir lokma yiyecek ömür boyu senin kölen olur ve yetmediği gibi senin ve sülalenin cennete gitmeniz için de dua eder.

Türk Milleti ne zaman ki cehaletten kurtulmak için adım atar veya attırılır, o zaman uyanış ve diriliş başlar. Anadolu da FEODAL yapının değişmesi için fikri olan varsa anlatsın.

Demokrasi gereği seçimler yapılıyor. Yapılan seçimlerin HOROZ döğüşü gibi olduğunu görmüyor musunuz. Biri bir laf atıyor ötekisi de ona sataşıyor. Seçimler bitiyor vaat edilmeyenler icraata konuluyor. Seçimler süresince kayıkçı kavgası yapılacağına projelerini anlatsalar olmaz mı? Haydi birinin söyleyecek sözü yok, bir laf ediyor. Diğeri ne diye laf yetiştirmeye yönelik çaba sarf ediyor. Hâlbuki fikri olan fikrini ve projelerini söylese, KENDİ YAPACAKLARINI anlatsa konular kökten biter.

Dostlar bizim yani Türkiye de yaşayan herkese TÜRK MİLLETİ dendiğine göre, bir şeye ihtiyacımız var. Akıllı olmak ve daha akıllı olanlarımız çıkarsa aramızdan onları yönetim makamlarına getirmek. Yöneticilerimiz de LİYAKAT aramak. Kabadayı, çok güzel konuşan, lafa laf yetiştiren,demogoji yapan, kaba saba konuşanlara ihtiyacımız yoktur.Aklı fikri ve İDEALLERİ olan,heyecanları olan yöneticilerimize ihtiyaç vardır.Devlet yönetiminde tecrübesi olduğu gibi devlet terbiyesi olan yöneticilerimizi seçmemiz lazımdır.Bizlerin ölçme değerlendirme programımız bu olmalıdır bence.

Eğer derseniz ki haber programlarının sonunda sorulara cevap veren-veremeyen vatandaşlarla mı? İşte bu duruma benim hiç aklım ermiyor. Atalarımız derlerdi. Bir fırın ekmek yemek gerekir”.Bizim Demokrasiyi anlayıp hayata geçirebilmemiz için çok zamana ihtiyaç vardır. Bize bir şeyleri yanlış anlatıyorlar. Demokrasinin gerçek bir tarifi olmalı. Eline bir şekilde gücü geçirenin her şeyi baştan aşağıya kendine göre uydurmasına demokrasi denemez. Güçlünün güçsüze çile çektirmesine DEMOKRASİ denmemeli.

Sınav yolsuzluklarıyla usulsüzlükleriyle analın bir ülke olduk. Dünyada birinci olduğumuz konulardan biri. İşsizimiz çığ gibi büyüyor, geçim sıkıntısı arşa değiyor. Millî hasılamız yükseldi denilince alkışlıyoruz. Haksızlık varsa, yapandan hesap sorulmazsa, güven sarsılır.

Hak haklının olmalı. İnsanlar söyledikleriyle takdir toplamalı. Bildikleriyle de test edilmeli. Samimiyet de aranan şartlardan olmalı. Bu özelliklere sahip olanlarla da aynı ülkede yaşanmalı.

Dostlar kanıma dokunuyor başların ayak ayakların baş olduğu ülkede nefes alıp vermek. Top yekûn GÖNÜL SEFERBERLİĞİ gerekir. Kula kulluğu bıraktığımız an kurtuluş başlayacaktır. Adamcılık oynamayı da elimizin tersiyle itmeliyiz.

Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen milletler, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdurlar. Mustafa Kemal ATATÜRK

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.